İzlediğim belgesel Afrika’daki büyük
göçle ilgili. Milyonlarla ifade edilen zebralarla guruların her yıl
tekrarladıkları bir git gel göç. Metni okuyan seslendirme sanatçısı, metinde mi
öyle yazdığı için yoksa kendisi buna akıl erdiremediği için mi bilmiyorum,
şöyle diyor: “Bu muazzam göç birçok sırrı içinde barındırıyor. Bir defa bu yolu
nasıl olup da hiç şaşmadan binlerce yıldır izliyorlar, bir de zamanı nasıl
tayin ediyorlar. Yırtıcılar onların ne zaman geleceğini nereden biliyorlar.”
Bilim insanlarının buna verilecek gerçek ve absürt cevapları mutlaka vardır.
Gerçek cevaplar reyting yapmayacağı için geri plana atılmış absürtler ön plana
çıkmış olabilir. Her şeyi en ince noktasına kadar inceleyerek bilim tarihine
adını yazdırmaya(ve tabii ki parasal getirisine) can atan uzmanların bunu
çözememiş olmasını aklım almıyor. Oraları hiç görmeyen ve sık sık belgeselleri
izleyen bir kişi olarak benim aklıma takılan gerçek, yine belgeselin içinde
saklı. Nasıl mı?
Diyelim ki bir milyon ot yiyen hayvan
var. Bunlar yeşeren otları tükettikçe ilerliyorlar. Neredeyse her saat
çişlerini ve kakalarını yapıyorlar. Adım
başı milyonlarca litre idrar yol boyunca toprağa karışıyor. Tabii dışkılar
ayrı. O da yol boyu toprağa düşüyor. Bizim koku alma duyumuz hayvanlarınki
kadar hassas değil. Onların burunları bizden yüzlerce defa daha duyarlı.
Düşünün koku ile inşa edilmiş bir otoyol. Ve hayvanlar bunu koklayarak buluyor.
Bence doğada gizem yok. Ancak nereye bakılmasını bilmek yeterli.
Benim bu teorimin araştırılıp araştırılmadığını bilmiyorum ama araştırılmamışsa
araştırılmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder