22 Temmuz 2013 Pazartesi

FACEBOOK İNCİLERİ

       Bir paylaşımın düşündürdükleri.       Sevgili arkadaşım Mehmet Barut bir yazıyı paylaşmış. Severek okudum. Einstein’le yapılan bir söyleşi olarak sunmuş Facebook’a koyan kişi. Ancak eleştirileri okuduğumda çok daha mutlu oldum.Yazı belli ki birinin ordan burdan derlediği, biraz da kendinden birşeyler kattığı röportaj havasında bir şey. Ama güzel olan, yazıyı okuyanların dikkati ve akıl süzgecinden geçiriş biçimi. Çok mutlu oldum. Zira hemen hepsi benim hem sanal hem de gerçek arkadaşlarım.  Onlarla nasıl gurur duymam.  Bakın neler yazılmış.:·          
·          
·         Ersin Yalçın:  adamın verdigi her cevap, her cümle bir aforizma...
Dün, 19:57 · Beğen · 8
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-prn2/s32x32/1076110_615335170_106564272_q.jpg
Önder Cuzdan büyük fizikçi ve filozof Einstein
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-ash3/s32x32/624098_100004347785468_1613439719_q.jpg
Yğmr Sonrası eseentially ..yahudilerin akkıllarından oldu bitti korkmusumdurr..şekil a..

Doruk Ayan Sanırım yanlış bir çevirin olan Aptallığın tanımı ya da ben onu deliliğin tanımı olarak biliyordum. Hatırladığın madness ifadei geçiyordu aptallık yerine. Bu arada eğitim tanımı mükemmel olmuş ve bizim eğitim sistemimizin bir eğitim değil yarış sistemi olduğunu anlatmış. Bu ülkede okuldaki derslerde bir şey öğrendiğimi söyleyemem.10 dakikalık tenefüslerde 45 dakikalık derslerden çok şey öğrendim. Geri kalan bilgimi ise merakımdan ve araştırmamdan öğrendim. Bu pylaşım için teşekkürler.

·               Çok güzel sözler fakat ben bu söyleşinin gerçekliğinden şüphe ettim. Birçok yeri fazla özlü söz havasında. Ama en önemlisi Einstein gibi bir fizikçi laf olsun diye bile olsa, "atomu buldum" demez. Atom çok önceleri bulunmuştu. Nükleer reaksiyonların varlığı da önceden biliniyordu. Evet atomun parçalanması bir ilkti, ama Einstein o ekibin sadece bir üyesiydi, tek başına yapmadı.
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-ash4/s32x32/202997_100000304869690_149340552_q.jpg
TC Devrim Dağlı Bilinsiz ve eğitimsiz toplumlar daima yenilmeye mahkumdur.
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-prn1/s32x32/161421_625007768_1082685060_q.jpg
Çapulcu Ercan Ergül büyük üstat
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-ash4/c14.0.47.47/s32x32/252231_1002029915278_1941483569_t.jpg
Murat Ard Ozgur Caglar hakli, 1-atomu bulan biri yok, olsa da adi Einstein degil 2- Einstein ben sunu buldum bunu buldum diyecek hamlıkta biri de değil. bu yazdaki başka şeylerde sanki yakıştırma gibi duruyor, ya da kafaya göre tercüme. Ayrıca iyi bir fizikçi veya kimyacıdan hayat üzerine öğütler almak ne anlama geliyor? allah muhfaza nobel odullu buyuk kimyaci Fritz Haber den öğüt dinlemeye kalksak dünya da insan kalmazdı, melun birdir velakin büyük bir kimyacidir. ozet: unlu kislerden fazla ogut dinlemek de pek iyi bir isaret degil. bir iki afaorizma ila kendi goruslerinizi destekleyin olsun bitsin. ne bu einstein boyle dedi einstein soyle dedi- oteki de kalkar mustafa kemal boyle dedi muhammed soyle dedi, apo boyle buyurdu der-kafamiz davula dondu.
·         https://fbcdn-profile-a.akamaihd.net/hprofile-ak-prn2/s32x32/203215_100000729814955_2144590264_q.jpg
Arif Yurdakul bu bilim adamı şu zamanda ülkemizde yaşasaydı..sen atomu buldun savaşların sebebi de sensin diye içeri atarlardı.....ya da bilim adamı yan gelip yatmak değildir derlerdi. senin üstüne imam hatipli bir dekan atarlardı .. iyi ki yoksun :))
       Gerçekten de Atom (bölünemez) anlamında İ:Ö 5. Yüzyılda kelime olarak kullanılmış, 1900 yılında maddenin atomlardan oluştuğu kesinleşmiş ve sırasıyla Lord Kelvin, Loseph John Thompson, japon fizikçi  Hantaro Nagoka, Ernst  Rutherford, Tarafından modeller önerilmiş olsa da çözümü üreten Niels Bohr olmuşdur.  Einstein kütlenin enerjiye dönüşeceğini ve bunun formülünün de e=mc2  olduğunu ileri sürmüştü.
      Radyumun enerji yaydığını yani bir anlamda atomun parçalandığını madam Curi bulmuştur. İlk atom bombasının yapımında Manhattan projesinin başında Openhaimer vardı ve gerçekten de Einstein sadece bir bilim adamıydı. Sonradan bunun bomba olarak kullanılmaması için kaleme alınan ve ABD başkanına sunulan mektupta da imzası vardır. Ancak o kadar ünlü idi ki ona kimse dokunamadı. Openhaimer vatana ihanetle yargılandı. Bunları ansiklopedi karıştırarak buldum ve yazdım. Yukardaki yazıyı daha okur okumaz yanlışları hemen görüveren bu arkadaşlarımı nasıl kutlamam ki.
      Yazının elbette ki güncel ve çok isabetli tarafları var. Altına ben de imzamı atarım ama “Bunarı gerçekten ben söyledim” diyerek Einstain imzalar mı dersiniz.



19 Temmuz 2013 Cuma

KİM NEREDE KAÇ SAAT ORUÇ TUTUYOR.

      Ramazanın Düşündürdükleri:

      Son yıllar ülkemizde orucun en uzun tutulduğu yıllar. Gelecek sene ve ondan sonraki sene daha da uzun tutulacak. Bilindiği gibi bu yıl 9 Temmuzda başlayan ramazan ayı gelecek yıl 30 Haziran sonraki yıl da 19 Hazirana gelecek ve 21 Haziran en uzun gün.
      Merak ettim; dünyanın neredeyse her ülkesinde oruç tutan Müslümanlar var, acaba onlar değişen enleme göre ne kadar süreyle oruç tutuyorlar . Artık internet her derde deva , “GECE  VE GÜNDÜZ DEĞİŞİMİ” adlı bir sitede aradığımı buldum siz de ziyaret edebilirsiniz.
       Ekvator ve civarında yılın her mevsiminde gece ve gündüz 12 saat. En uzun gün de en kısa gün de eşit sürede.
     1110 km kuzeye ve güneye gidilince (10 enlem) en uzun gün 12 saat 35 dakikaya çıkıyor (kuzeyde 21 Haziran güneyde -21 Aralık)
        2220 km kuzey ve güneyde en uzun gün (20 enlem) 13 saat 13 dakika.
65. Enlemde  (65x111 km= 7215km) en uzun gün 21 saat 09 dakika oluyor.
Bu enlemlerde Şam’daki bir Müslüman en uzun günde 13 saat 56 dakika, İstanbulda 14 saat 51 dakika civarında, Londra’da 16 saat 10 dakika, Stokholm’de 18 saat 30 dakika, Vilnius’ta 21 saat 10 dakika oruç tutuyor. Ve buralarda Müslüman dolu.
     Bütün bu şehirlerde yaşayan Müslümanlar sadece 21 Mart ve 22 Eylül günlerinde eşit uzunlukta oruç tutuyorlar. Kuzeyde kışa gelen dönemlerde ise  Ekvator civarında değişiklik olmazken günler kısalmaya başlıyor ve mesela Stokholm’de ve Vilnius’ta yaşayanlar daha sahurun tadını ağızlarından atmamışken iftar geliveriyor. Sırasıyla Stokholm’de 5 saat 30 dakika ve  Vilnius’ta 2 saat 51 dakika. 32 yıl her ramazan oruç tutan birisi (aynı şehirde yaşıyorsa) toplamda diğer dünya kentlerindeki Müslümanlarla eşit süre oruç tutmuş olacak. Ancak uzun günler mutlaka çok zor olacaktır. “Dinde zorluk yoktur kolaylık vardır.”

       Bence bu daha modernize edilebilir. Güneş esasına değil saat esasına göre tüm dünya için standart hale getirilebilir mi? Tabii ki bu konu ne kadar tartışmaya açıktır bilemeyiz.(elbette ki hiç açık değil.) Ne dersiniz düşünülmeye değmez mi?